Hayata dair hatırladığım ilk
şeylerden birisinin Türkiye-İsviçre maçı olması futbol manyaklığımın
küçüklükten geldiğinin kanıtı olmuştur. Hemşerim takoz Recep’in orta sahadan
gol attığı maçın tarihini bu sene merak edip kontrol ettim. Sene 1994 yani bendeniz
4 yaşındayım. O kadar ufakken böyle bir şeyin hatırlanması mümkün mü bilmiyorum
ama benim için ilk resmi maç Recep Çetin’in golüyle başlar.
O dönemlerde Türkiye’deki bütün
iyi oyuncuların bir araya gelip bir Milli Takım oluşturma fikri benim için Avengers,
Suicide Squad ya da Space Jam’den farksızdı. Eğer en iyi Türk oyuncular
oynayacaksa bizim Milli Takım yenilmez olmalıydı. Ne yazık ki Fatih Terim
önderliğinde ilk defa katıldığımız Avrupa Şampiyonası bana bunun tam tersini
ispatlamıştı. Artık yenilmez olmadığımızı ve yabancı futbolcuların daha iyi
olduğunu öğrenmiş ve onları izleme şansına erişeceğim bir sonraki turnuva için
sabırsızlanıyordum.
Sıradaki turnuva 96’dan daha
görkemliydi Brezilya’nın da katılacağı Dünya Kupası... Bu turnuvada
Türkiye yoktu bende eskilerin yaptığı gibi Brezilya’yı tutarak rengimi belli ettim. Ne de olsa 1954’ten bu yana hep Brezilyayı tutmuştuk. Mahallede bir
üst jenerasyonun Ronaldo’nun maçı var deyip sokaktaki futbolu yarıda
bıraktıklarını hatırlıyorum. Bir de Paraguay-Bulgaristan maçını… Hayatımda
izlediğim ilk Dünya Kupası maçıydı. Hatırladığım en efsanevi an ise bir
kalecinin frikik atması olmuştu. Chilavert denen adam harika bir vuruş yapmış
ve İstanbulspor’dan tanıdığım Zdravkov 90’dan çıkarmıştı. İlk izlediğim Dünya
Kupası maçı Zdravkov yüzünden 0-0 bitmişti. Aynı Zdravkov ilk gittiğim maçta
Bayrampaşa Çetin Emeç’te Anakragücü’nden 4 yemiş yine beni üzmüştü. Çok iyi
kaleciydi ama bu yüzden hiç sevemedim Zdravkov’u. 98 Dünya Kupası finalinde çok
sevdiğim Ronaldo’yu alt eden Zidane’a da yıllarca ısınamadım. 98 Dünya
Kupası’nı alan Fransa hep hayallerimi yıkan takım oldu. 10 yaşımda da Toldo’lu,
Del Piero’lu İtalya’yı tutuyordum. Trezeguet ve Wiltord ikinize de ordan
uyuzum.
2000'deki o turnuvada çeyrek finale kadar
kimseyi zorla desteklemeye gerek yoktu Tayfur’un sakin penaltısı sonrası finallerdeydik. Tam ilk maç zamanı bizim de mahalle maçı var ama ilk
maç İtalya’ya karşı takımı yalnız bırakıyor ve çıkmıyorum dışarı. okan'la ümitleniyoruz ama yine İnzaghi sanırım Juve’de de vole
atmıştı bize. Torino karşısında da Terim’in biletini kesen penaltıyı bilerek
kaçırmıştı sana da ordan kinim var Pippo. Son maç ev sahibi Belçika ile Hakan
Şükür stratosferden turu getiriyor. Çeyrek finalde Arif penaltıyı kaçırınca biz de Portekiz’e
yol veriyor evimize dönüyoruz.
2002 Dünya Kupası elemeleri
başarılı geçiyordu galiba bu sefer kimseyi desteklemek zorunda kalmayacaktık.
Aynı anlarda oynanan Türkiye-Hırvatistan basketbol maçıyla Türkiye-İsveç maçı
arasında gidip geliyorduk. İbrahim Kutluay bizi sevince boğarken Henrik Larsson
da bizi üzüyor ve Play-off’a yolluyordu. Rakip Avusturya: deplasmandan Okan
Buruk’la 1-0’la dönülmüş avantaj bizde sahamızda öyle bir futbol oynuyoruz ki Avrupa’nın
Brezilyası biziz. Yıldıray perdeyi açıyor Arif kapatıyor 1954’ten sonra ilk kez
Dünya Kupasındayız.
Hasan Şaş’ın golünde okul
yolundayım. Amcam Ümit Davala’nın saçlarına söverken evde, Çin’i yenerken sabahın 10'u ben de doğal olarak kahvaltı yapıyorum. Ortada zaman kavramı adına normal bir şey yok İtalya, Fransa eleniyor.
Saçlarına hakaretler edilen adam Japonya karşısında bizi Çeyrek Final’e taşıyor
bizim yüzümüz kırmızı beyaz sulu boyayla boyanmış. Berberler çoluğun çocuğun
saçını mohikan kesimi yapmaya başlıyor. Senegal maçında Sakarya’ya gidiyorum
VIB’teyim gol olunca otoyolda kornalar çalıyor, otobüs sallanıyor. Kadınlar altın gününde maç izleyip Ronaldo’nun pis burun golüyle üzülüyorlar. Kore
maçında Hakan Şükür’le tarihe geçiyoruz. artık sokaklarda çalımlar İlhan
Mansız, keller Hasan Şaş… Taksimde Tarkan’la coşuyoruz.. Dünya Üçüncüsüyüz.
2004 Avrupa Şampiyonası:
Verpakovskis denen şahsiyet tarihimizin en iyi milli takımlarından birisini
mağlup ediyor Letonya finallerde. Ben yine Ronaldo hayranı olarak kalmakta ısrarcıyım.
İsmi cismi biraz değişiyor. Cristiano’nun yeni çıkış yaptığı dönem henüz 19
yaşında, 7 numaranın sahibi hala Luis Figo. Milan Baros döktürüyor. Çekler çok
formda ama o da ne Yunanistan Çanakkale’de bizden öğrendiğini sahada uyguluyor.
Geçit yok. Zagorakis, Dellas, Charisteas komşuyu finale ordan da kupaya
taşıyorlar. Ronaldo yenilince ben de yine yenilmiş sayılıyorum. Bu arada turnuva boyu bir gol atamadın Pauleta sana da kılım.
2006 Dünya Kupasında Zidane’nın
finalde Materazzi’ye kafa atması dışında bir olay olmadı.
Yıl 2008 üniversiteyi kazanmışız
kafamız rahat. Üstüne de Avrupa Şampiyonasına katılmışız keyifler tavan. Emre
Norveç’e 25-30 metreden sallamış hem de deplasmanda bekle bizi Viyana
geliyoruz. İlk maç Portekizle Pepe sonra da bizim hipster Meireles 2-0.Genç
Arda yok eleştiriler var. İsviçre maçı amazona alınmış bu yağmur başka yerde
olmaz. Sahaya Tümer Ayhan Gökdeniz’le çıkmış Terim, yerden futbol oynayacağız sözde ama
saha daha çok su kayağına elverişli. Hakan Yakın atıyor sevinmiyor. Sonra Semih atıyor dakikalar 90+4 olunca da Arda Benaglio’yu avliyor hem
kendi seviniyor hem bizleri sevindiriyor. Çek maçı tarihin en iyilerinden
anlatmaya lüzum var mı? Plasil’in saçma vuruşu Koller’in golü 2-0 gerideyiz.
Arda ateşliyor. Tuncay deli fişek rahat durmuyor Asistler Hamit’ten goller
Nihat’tan ikram Cech’ten. Çeyrek Finaldeyiz. Rakip Hırvatistan, Mostar’ın karşı
kıyısına Türk bayrakları asılmış. İzmir’de bir yerlerdeyiz. 118 Klasnic turnuva
biter biz ülkeye döner dedik ama 120’de Semih Semih Semih hey yavrum benim be
:D
Kupayı İspanya aldı biz yarı
finalde en iyi futbolumuzu oynayıp son dakikada Lahm’ın golüyle Almanya’ya
yenildik. Kazım’ın ayağı kaymasaydı belki komşunun yaptığını yapardık kim
bilir?
2010 2012 2014 kaçtı. 2010’da kupayı kazanınca koca koca İspanyollar yanımda ağlamıştı. Futbol enteresan oyun, duygu yoğunluğu üst seviyeye kolayca çıkabiliyor. 2012’de Prandelli takımını İspanya karşısında grup maçında oynattığı gibi oynatsa İtalyanlar d sevinçten ağlayabilirdi. 2014 izlediğim en iyi Dünya Kupasıydı. Almanya hak ederek kazandı. Brezilya’lı amcaya da çok üzülmüştüm Toprağı bol olsun. James Rodriguez, Keylor Navas, David Luiz, Sliman İslami ve diğerleri... Van Persie'nin kafa golü de tarihin en iyisiydi..
2016 normal şartlarda ülkemizde
düzenlenecekti biz de doğrudan katılacaktık ama Platini Bey nüfuzunu kullandı 1
oyla kaybettik. Hakkımız olan fakat verilmeyen turnuvaya zor da olsa katılmayı
başardık. Tarih yazmak için yeni bir fırsatımız daha var. Selçuk geliyor ve gol de geliyor Bekle bizi Fransa . Haydi Hayırlısı…