twitter

1 Şubat 2015 Pazar

Senol Günes'in 2014/15 Chelsea model Bursaspor'u


Şenol Güneş, Mustafa Denizli ve Fatih Terim ile birlikte Türk futbolunun en iyi 3 hocasından biri olarak gösteriliyor. Şenol Hoca bu payeye ulaşırken İstanbul ekiplerinden birini çalıştırmadı. Trabzonspor, Milli Takım ve başarılı Kore macerasının ardından yine underdog diye tabir edebileceğimiz bütçesi göreceli olarak düşük bir takım olan Bursaspor’u devraldı.

Bursaspor takımı Ertuğrul Sağlam yönetiminde Anadolu Devrimi yaparak şampiyon olduktan sonra istikrarlı bir yapı kuramadı. Efsane Başkan İbrahim Yazıcı’nın aramızdan ayrılması ve şampiyon Hoca Ertuğrul Sağlam’ın ayrılışı ile yeşil beyazlı ekip ligde inişli çıkışlı bir  grafik sergilerken, şampiyonluk yaşamış taraftarın Daum, Hikmet Karaman ve İrfan Buz ile kanı uyuşmadı. Aradıkları isim tıpkı Ertuğrul Hoca gibi karakteri sorgulanmayacak ve kariyeri tartışılamayacak bir isimdi. Bursaspor yönetimi Türkiye’de bu tanıma en uygun isim olan Şenol Güneş’i takımın başına getirerek çok önemli bir iş başardılar.

2014/2015 sezonu itibariyle lige Gürcistan ekibine yenilip kötü bir başlangıç yapılsa da Şenol Hoca bizlere ikinci yarının başlaması ile birlikte sezonun en iyi futbolunu oynayan takımını izlettirme keyfini yaşatmaya devam ediyor. Yapılan transferler, kadroya monte edilen genç oyuncularla birlikte iyi bir çıkış yakalayan takım ligde ilk dört için iddialı konuma geldi. Şimdi bizlere güzel futbol izleten bu kadroya yakından bakalım.





Bursaspor taktik diziliş ve oyuncu profili olarak Mourinho’nun Chelsea’sisine benzeyen 4-2-3-1 dizilişi kullanıyor. Şenol Güneş kalede tecrübeli eldiven Frey yerine genç yetenek Harun tekin’e güvenerek yabancı hakkını oyun içinde kullanmayı tercih etti. Sağ bek mevkisinde 2.Lig ekibi Bugsaştan gelen  Trabzon’lu oyuncu Şener formayı kaparken defansın ortasında Lugano’dan daha çılgın bir Latin Civelli ile onun sertlik açısından Türkiye versiyonu altyapıdan çıkan Serdar Aziz yer aldı. Sol bek mevkisinde ise Avustralya milli takımında da oynayan Kıbrıs Türkü Aziz Behic ilk on birin değişmezi oldu. Defans hattında Frey, Taiwo, Basser gibi üç önemli oyuncunun yerini genç ve aç yabancı sınırını gözeterek Türk isimlerle dolduran tecrübeli hoca ön tarafta kaliteli yabancılarlar oyunun kontrolünü elinde bulundurma şansını yakaladı. Porto menşeli Belluschi bu sene Fabregas etkisi yaparken yanında genç yıldız Ozan Tufan Matic seviyesinde olmasa da Milli Takım’a yükselmeyi ve Avrupa takımlarının radarında girmeyi başardı. Kanatlarda Volkan Şen Galatasaray maçında yaptığı aptalca hataya kadar sezonun yükselen yıldızı olmayı başardı ilerleyen haftalarda iyi oyunuyla refleks sonrası oluşan hatasını telafi etme şansı olacaktır. Bir başka kanat oyuncusu bakambu sürati ve attığı gollerle tek forvetli sistemde Volkan ile beraber gol atan açık oyuncusu açığını kapattı. Bu kadronun tek eksiği taraflı tarafsız herkesin sevgilis Batalla’dan başkası değil. Porto’dan gelen Josue her ne kadar kalitesiyle göz doldursa da bir Batalla değil. Forvet Fernandao ise Premier Lig’de Diego Costa etkisinin bir benzerini türkiye’de yaptı. Fizik teknik hırs golcülük bakıldığında her açıdan Chelsea’li vatandaşına benzeyen Fernandao’nun yapması gereken tek şey kaldı. O da tıpkı Diego Costa gibi devşirilerek Türk vatandaşı yapılmalı ki match-up tamamlansın.




İlk on bir olarak sorunsuz gözüken bu kadronun puan sıralamasında İstanbul ekiplerinin gerisinde kalmasının temel nedeni ise kadro derinliğinin olmaması gibi gözüküyor. Enes Ünal, Bekir, Ozan Tufan, Batuhan Altuntaş gibi isimlerin tecrübe kazanması ve yabancı sınırının kalkmasıyla kadroya eklencek kaliteli takviyeler ile Bursaspor’un gelecek seneye Timsah Arena’da zirveye oynamaması için bir engel bulunmuyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder